Hepimizin ceplerini boşaltmaya ant içmiş kasım indirimleri ve bu konuda düşündüklerimize dair biraz konuşmak istiyoruz. Black Friday döneminde büyük indirimlerin cazibesini seni siteye çekmek için kullanmıyoruz. Birinci sebep, küçük bir işletme olarak böylesi büyük indirimler yapabilecek bir kârlılığa sahip değiliz. İkincisi ve daha önemlisi, bu tüketim çılgınlığının bir parçası olmak bize iyi hissetirmiyor.
Black Friday, perakendecilerin yılın sonuna doğru stokları eritip kâra geçebildiği yani “in the black” “kârda” oldukları gün olarak, markalar için git gide daha önemli hale geldi.
Ancak, verilere göre, satın alınan ürünlerin üçte biri beğenilmeyip iade edilecek.
-Çünkü milyonlarca kişi alırken çok acele etti ve indirim fırsatını kaçırmak istemedi.
-Çünkü ürünlerin çoğu oldukça kalitesiz ve birkaç kullanımdan sonra çöpte olacak.
“Bir daha bu fiyatları göremeyebilirim.” algısı özellikle enflasyonun yüksek olduğu bizim gibi ülkelerde hiçbir yerde olmadığı kadar etkili. Oysa harcamalarımıza dikkat etmemiz gerekirken, bu telaş her geçen gün bizi bir şeyler satın almaya yönlendiriyor.
Biz şimdilik telefonu kapatıp gökyüzüne bakmak ve neden acele etmemiz gerektiğini unutmak istiyoruz. Çünkü yaratılan bu telaş ne bize, ne de sana ait.